FRANSA’DA NOTERDE BOŞANMA KONUSUNDA TÜRKLER NE DÜŞÜNÜYOR ?

2,442
1 Şubat 2017 tarihinde Tansu Sarıtaylı tarafından eklendi

Fransa’da 1 Ocak’la yürürlüğe giren yeni yasaya göre anlaşmalı olarak boşanmak isteyen evli çiftler noter huzurunda boşanacak.Fransa’da 1 Ocak’la yürürlüğe giren yeni yasaya göre anlaşmalı olarak boşanmak isteyen evli çiftler noter huzurunda boşanacak.Fransa’da 1 Ocak 2017 tarihinden itibaren, evli olup anlaşamayan çiftler mahkemeye gitmeden hakim önüne çıkmadan iki tarafın avukatları aracılığıyla noter huzurunda boşanabilecek. Yeni yılda yürürlüğe giren yasa, mahkemelerdeki yığılmayı önlemek ve boşanma süresini kısaltmayı amaçlıyor. Fransa Adalet Bakanlığı tarafından onaylanan yeni boşanma prosedürü kapsamında noter huzurunda boşanma sadece anlaşmalı boşanmalar için geçerli.
Anlaşmalı boşanma çerçevesinde çiftlerin çocukları ve gayrimenkul konularında da herhangi bir sorun yaşanmaması öngörülen yeni prosedürle boşanma süresini daha kısalmış oluyor. Eskiden boşanma işlemleri yolunda giderse bir başvuru ile duruşma tarihi arasında ortalama üç ay gibi bir süre oluyordu. Yeni prosedürde ise boşanma anlaşması taslağının boşanmak isteyen çiftlere avukatlar tarafından gönderilmesinin ardından çiftlere on beş günlük bir düşünme süresi veriliyor. Eğer çiftler aralarında anlaşırlarsa, 7 gün sonra avukatlar işlemi başlatarak 2 hafta içinde notere gönderiyor. Bir veya bir buçuk ay içerisinde tüm işlemler hazırlanarak noter huzurunda boşanma gerçekleşmiş oluyor. Fransa’da anlaşmalı olarak boşananların sayısının yıllık 66 bin civarında olacağı ifade diliyor. Hükümet daha önce yaptığı açıklamalarda alınan kararın “Aile hukukunda devrim niteliğinde olduğunu” dile getirmişti.
Yasanın 1 ocak 2017’den itibaren uygulanacak olduğunu hatırlatan Avukat Selçuk Demir, “Sadece anlaşmalı boşanmalar için uygulanacak olan bir prosedür. Eğer iki taraf boşanma konusunda, her konuda hem fikirse, her tarafın birer avukat tutması gerekiyor. Tek avukatla bu iş olmuyor. Bir tarafın avukatı boşanma sözleşmesini hazırlıyor. Boşanma sözleşmesini diğer tarafa gönderiyor ve diğer taraf bu sözleşmeyi inceledikten sonra avukatıyla beraber imzalayıp tekrar diğer eşin avukatını gönderiyor” dedi. 15 günlük zorunlu düşünme süresi olduğunun altını çizen Demir, “İki taraf da sözleşmeyi notere sunuyor. Noterde onayladıktan sonra boşanma gerçekleştiriliyor. İki avukat zorunluluğu var, anlaşmalar söz konusu olduğunda bu prosedür geçerli” ifadelerini kullandı.
Psikiyatrist Dr. Fulya Özgun-Roubey, Fransa’da 700 bin civarında Türk olduğunu ifade ederek, “Burada da Türk ailelerin boşanmasında da çok anlaşmalı boşanma yok. Varsa da çok büyük bir sorun yok. Çiftlerin çok şiddetli geçim sorunları nedeniyle oluyor. Kadınlar genellikle şiddet gördükleri için kadın tarafından boşanmalar görülüyor” dedi. Özgun-Roubey, “Burada bir mağduriyet var endişemiz var. kendi haklarını bilmeyen bir kişi tarafından mağduriyet endişemiz var. Haklarını bilen, boşanmaya karar vermiş iyi ayrıntılandırmış bir çift açısından bakarsak da işlerini kolaylaştıracak bir şey gibi görünüyor. Ama her kanun çıktığında hem pozitif tarafları hem de negatif tarafları var. boşanmadan önce çok iyi değerlendirmek lazım” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin Paris Büyükelçiliği Din Hizmetleri Müşavir Vekili Dr. Fevzi Hamurcu, mevcut yasasının evlilik kurumuna zarar verip vermeyeceğini ifade etmeden önce asılında dinimizin evlilik kurumuna bakışını özetlemek gerekir. Evlilik kurumu, aile kurumu çok kutsal değerlerimizden sayılmaktadır ve evliliği kolaylaştıran olabildiğince ikna ederek tarafları anlaştırarak geciktiren boşanmaları ortadan kaldıran bir görüşe sahiptir. Dolayısıyla bizim açımızdan Müslüman olarak baktığımızda evlilikleri sürdürmek bir takım sıkıntılar olsa bile taraflarla görüşerek gidermek gerekir. Boşanmayı da mümkün olduğunda son çözüm olarak düşünmek gerekir. Müslüman nazarında baktığımızda boşanmaları kolaylaştıran yöntemin çok da doğru olmadığını, çok da şık olmadığını söyleyebiliriz” ifadelerini kullandı.
Türkiye’den giden Hristiyan Keldani Cemati din adamı Papaz Michael Dumand ise Fransa devletinin 1905’te kilise ile hükümetle ayrı bir şekilde yönetildiğini kaydederek, Katolik klişesinde boşanma olmadığını ve kendi cemaatlerinden fazla etkilenen olmayacağını savundu. Dumand, “Kilise kanunlarına göre bizde boşanma yoktur. Kabul etmiyoruz. Bizim için evlilik kutsaldır. İsa’nın sırrıdır. Kilisenin 7 sırrı vardır, biride evliliktir. Ömür boyunca birlikte yaşamaları gerekiyor. Kilisenin de mahkemesi vardır ama bu boşanma için değil sadece araştırma içindir. Bir vaka olduğunda mahkemeye gider, 3 sene ye kadar incelenirler. Önce baskı varsa kendi gönülleri ile evlenmemişlerse, bu mahkeme ‘Bu evlilik olmamıştır’ diyor. Onun dışında ölüm olduktan sonra diğer evlenebilir” ifadelerini kullandı.
Önder Bektaş adlı vatandaş yasanın bürokratik angaryayı ortadan kaldıracağını ifade ederek, “Bürokratik işlemlerin daha hızlı olacağına inanıyorum. Ama dikkat edilmesi gereken aile ayrımlarında çocukların veya eşlerin malvarlığının noter tarafında ne derece güvene altına alınabileceği, ne derece boşanan insanların razılığını alarak adaletli bir şekilde dağıtılacağının şüphesi içerisindeyim. Muhakkak ki demokratik bir toplum içinde çözüm bulunacağı kanaatindeyim” dedi.
Firaz Şimşek Yalvaç da çiftlerin anlaşması ve kararlı olması halinde sürecin uzun olmasına gerek olmadığını kaydederek, “Anlaşmışlarsa kısa sürede bitmesi uygun. İki taraf da daha az yıpranırlar” ifadelerini kullandı. Mahkemede bürokrasinin zaten iflas etmiş durumda olduğunu kaydeden bir başka vatandaş ise, “Mahkemelerde ciddi bir yığılma var. İki tarafın avukatı da bu davaya girecekse değişen bir şey olmaz. Noterin bilgisinin de hakim kadar olduğundan eminim” dedi.
Mehmet Özcan- Ben şahsi düşünce ve inancıma göre noter de boşanmayı doğru bulmuyorum. Ailevi durumda böyle kısa bir sürede son bulmasını hiç de doğru bulmuyorum. Mahkemede alınan bu kararlar, süre kazanma sürecinde anlaşma sağlanabilir eşler arasında bundan dolayı aile birleşmesi tekrar olabilir düşüncesindeyim ve noterde boşanılmasını doğru bulmuyorum “dedi.
Gülten Doğan:Benim açımdan bunun bir sakıncası olmadığını düşünüyorum. Belki de benim evliliğe bakış açım biraz daha farklı olduğu için benim açımdan bir zararı olmayacağını düşünüyorum. Ayrıca Fransa’da bürokrası zaten iflas etmiş durumda, mahkemelerde çok büyük bir yığılma var. Sonuçta bu davaya iki tarafın da avukatı girecekse değişen bir şey olmaz. Noterin bilgisinin de bir hakim kadar olduğundan eminim çünkü şahit oldum, noter de bir çok işim oldu ve noterlerin de çok bilgili olduğundan eminim sonuçta noter de bir insandır oda bir hakim gibi olaya bakacaktır ve kendi vicdanını kullanacaktır “dedi.

Kategori

Yorumunuzu Ekleyin

E-mail adresiniz yayınlanmayacak.

63 + = 71